Her yeni Recep İvedik filmi çıktığında özellikle gençler arasında ‘’abi kim gidiyor bu filme ya?’’ konuşmaları dönüyor lakin her film, başarılı gişe sayıları elde ediyor. Hatta Netflix’e yüklendikten sonra dahi popülerliğini koruyor. Bu popülerliğe rağmen IMDB üzerinde en başarılı Recep İvedik filmi olan ve 2008 yılında izleyicilerle buluşan Recep İvedik 1, 10 üzerinden 4,6 puana sahip. Üstelik bu puan her yeni filmde düzenli olarak düşüyor. 2019 yılında vizyona giren Recep İvedik 6, 2,8 puana sahip. Her filmiyle gişe rekorları kıran bir seri hakkında neredeyse herkes olumsuz görüşlere sahip. Neden mi? İnsanlar utanarak izliyor.
Recep İvedik, cinsiyetçi esprileri olan ve toplumun ayıpladığı çoğu kötü alışkanlığa sahip bir karakter. Ayrıca seri daha çok erkek izleyici kitlesine sahip. Değerlendirme notları düşük olsa da özellikle ilk 3 film ile kendisine sadık bir izleyici kitlesi oluşturmayı başaran seri, günümüzdeki başarısını da bu filmlere bağlı topluluktan alıyor. İlk 3 filmde sinema ve etkileri hakkında yeteri kadar bilgi sahibi olmayan ve yaşça küçük bir kitleyi etkisi altına aldığı için bu insanlar, komedi filmlerinden beklentileri değişse bile seriyle olan duygusal bağlarından ötürü bırakamamaktalar ve utanarak bile olsa meraklarından dolayı gitmekteler.
Serinin asıl olayı bir kurgudan çok ana karakterimiz olan Recep’te bitiyor. Birinci filmde asabi, rahat ve küfürbaz karakteriyle ülkemizde sansasyonel bir etki yaratan Recep İvedik, ikinci filmde 2008 ekonomik buhranı ve ülkemize etkisi konusunda kimselerin fark etmediği mesajlar veriyor. Öyle ki bu filmde ‘’Benim DNA’mda çalışmak yok’’ diyen Recep, ninesinin baskısıyla iş, saygınlık ve kız arkadaş arayışına düşüyor. Üçüncü filmde ise ninesinin ölümünden sonra derin bir yalnızlığa düşen Recep ve yaşadığı psikoloji, ele alınıyor. Üçüncü filmden sonra çıkan filmler ise eski filmlerle bağlantısı olmayan, cep doldurmak için çekilen filmlerden öteye gidemiyor ne yazık ki.
Bir diğer bakış açısı ise Recep tiplemesi insanlar nezdinde aptal ve aşağılık olarak görülüyor ve bu insanların üstünlük duygularını pekiştiriyor. Görgü kurallarından ve etrafında olup bitenlerden bir haber, kimseyi umursamayan bu karakter insanlara komik geliyor. Bu komikliği, özellikle ergen erkek çocukları için, karakterin absürtlüğünden ve toplum ile çelişmesinden kaynaklanıyor. Zaten çocuklar hep büyüklerin muhtemelen kızacağı şeyler yapmıyorlar mı?
Neden sevilmediğine dair bir örnek verecek olursak, bazı insanlar masküleniteye ve aile değerlerine ters duruşundan ötürü seriden hoşlanmıyor. Recep; ailesinden sadece ninesi kalmış, alkolik ve din ile hiçbir bağı olmayan biri. Kısacası Türk toplumunun idealize ettiği erkeklik özelliklerinden neredeyse hiçbirine sahip değil. Küfür etmesi ve dış görünüşü de eklenince aslında topluma tam anlamıyla ters bir karakterin olduğunu görüyoruz. Ayrıca iletişim kurmanın da çok zor olduğu gösterilen Recep, insanlarca kendi hayatlarını zorlaştıracak biri olarak görülüyor olabilir.
Günümüzde insanlar, Recep İvedik izlediğini ya da sevdiğini söylemeye utanır durumdalar. Belki bunu bu filme gülmelerine sebep olan içlerindeki ilkel dürtüyü başkalarından gizlemek için belki de başkaları tarafından ayıplanmak istemedikleri için, şayet Recep İvedik’in cinsiyetçi bir yönü olduğunu da söyleyebiliriz, böyle davranıyorlar. Öyle veya böyle zamanında gülerek izledikleri ilk üç filmi bile yerden yere vuruyorlar. Yedinci film çıktığı zaman da muhtemelen gişe rekorları kıracak ama aynı zamanda çok kötü eleştiriler alacak.
Yazar: Egemen İnam
